munih-1972.webp
Saldırganların Talepleri
Saldırganların talebi, İsrail hapishanelerinde tutulan 234 tutuklunun ve Alman Kızıl Ordu Fraksiyonu grubuna ait iki tutuklunun salıverilmesi idi. İsrail bu kadar acele bir şekilde pazarlık yapmayacaklarını Alman Hükûmetine bildirdi. Ayrıca olayı kontrol altına almak amacıyla İsrail'in kendi özel kuvveti olan antiterör timini bölgeye yollama talebini de Alman Hükûmeti reddetti.Bir süre sonra saldırganlar bu taleplerinden vazgeçerek helikopter eşliğinde istedikleri uçaklara kadar eşlik edilerek yurtdışına çıkmak istediklerini bildirdiler. Alman polis kuvvetlerinin uzman ekibi yoktu ve Alman ordusu, Almanya yasalarına göre olaya müdahale edemiyordu.
Olayın Gelişimi
Teröristler, sabaha karşı İsrailli sporcuların kaldığı binaya girerek iki kişiyi öldürdü ve dokuz kişiyi rehin aldı. Batı Alman yetkililer, teröristlerle müzakerelere başladı ve bir kurtarma operasyonu planladı. Ancak bu operasyonlar sırasında koordinasyon eksiklikleri ve bilgi akışındaki aksaklıklar nedeniyle başarısızlık yaşandı. 6 Eylül akşamı, rehineleri kurtarma girişimi sırasında Münih Havaalanı'nda çıkan çatışmada, 6 İsrailli antrenör, 5 İsrailli sporcu, 5 Kara Eylül üyesi, 1 Batı Almanya polisi, toplam 17 kişi öldü. Üç saldırgandan ikisi sağ, biri yaralı olarak ele geçirildi.Sonrası ve Etkileri
Münih Katliamı, dünya genelinde büyük bir şok ve öfke yarattı. Olay, olimpiyat oyunlarının güvenliği ve terörizmle mücadele konularında ciddi değişikliklere yol açtı. İsrail, bu saldırıya yanıt olarak "Tanrı'nın Gazabı Operasyonu" adlı bir misilleme kampanyası başlattı ve katliamın sorumlularını hedef aldı.Münih Katliamı, her yıl çeşitli etkinliklerle anılmaktadır. Olimpiyat Köyü'nde ve İsrail'de katledilen sporcuların anısına anıtlar dikilmiştir.
Bu olay, sporun ve uluslararası etkinliklerin güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Münih Katliamı, terörizmin spor ve barışa yönelik ciddi bir tehdit olduğunu tüm dünyaya göstermiştir.
- Önceki Konu
