- Görüntüleme: 134
- Cevaplar: 1
Kuba Mescidi veya Mescid-i Kubâ, Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye hicret ederken konakladığı Kubâ'da inşa ettirdiği, inşaatında kendisinin de bizzat çalıştığı İslam'da inşa edilen ilk mescittir.
Kuyuları ve hurma bahçeleriyle meşhur verimli bir vaha üzerinde kurulmuş olan ve adını buradaki bir kuyudan alan Kubâ, hicret sırasında Mekke yolu üzerinde Medine'ye 10 km mesafede bulunan bir köydü. Hicretten sonra Medine'nin gelişimine paralel olarak süratle büyümüş ve şehrin mahallelerinden birisi haline gelmiştir. Hz. Muhammed'in "cennet pınarlarından bir pınar" diyerek övdüğü Gars ve yüzüğünün düşürüldüğü Erîs kuyuları da burada bulunmaktadır.
Hz. Muhammed Mekke'den yola çıkıp on bir günlük yolculuktan sonra Kubâ'ya ulaşınca, Evs'in bir kolu olan Amr bin Avf oğullarından Külsum bint Hidm'in evinde misafir kaldı. Genişliğinden dolayı daha uygun gördüğü Sa'd bin Heysem'in evinde de ashabıyla sohbet etti. Kubâ'ya gelen ilk muhacirler, Amr bin Avf oğullarına ait bir hurma kurutma yerini mescid haline getirmişlerdi. Hz. Muhammed burayı genişleterek Kubâ Mescidini inşa etti. Mesci-i Kubâ'nın ilk hali kare şeklinde bir düzlüğü çevreleyen dört duvardan ibaretti. Hz. Muhammed, kıblenin Kâbe'ye çevrilmesinden (623 M.) sonra Mesci-i Kubâ'yı yeniden inşa etmiştir. Bu sırada ön duvar ve ona paralel dizilen yedi sütun üstüne bir tavan yapılmıştır. Mescidin güneyinde Külsum bint Hidm ile Sa'd bin Heysem'in evleri bulunmakta ve Sa'd'ın evinden mescide bir kapı açılmaktaydı. Müslümanlar Peygamber'in misafir kaldığı bu evleri de ziyaret ederlerdi. Sa'd bin Heysem'in evinde Peygamber'in namaz kılarak ashabıyla sohbet ettiği yer 1985'te gerçekleşen son imara kadar korunmuş, bu genişletmede Kubâ Mescidi'ne dahil edilmiştir.
Kuyuları ve hurma bahçeleriyle meşhur verimli bir vaha üzerinde kurulmuş olan ve adını buradaki bir kuyudan alan Kubâ, hicret sırasında Mekke yolu üzerinde Medine'ye 10 km mesafede bulunan bir köydü. Hicretten sonra Medine'nin gelişimine paralel olarak süratle büyümüş ve şehrin mahallelerinden birisi haline gelmiştir. Hz. Muhammed'in "cennet pınarlarından bir pınar" diyerek övdüğü Gars ve yüzüğünün düşürüldüğü Erîs kuyuları da burada bulunmaktadır.
Hz. Muhammed Mekke'den yola çıkıp on bir günlük yolculuktan sonra Kubâ'ya ulaşınca, Evs'in bir kolu olan Amr bin Avf oğullarından Külsum bint Hidm'in evinde misafir kaldı. Genişliğinden dolayı daha uygun gördüğü Sa'd bin Heysem'in evinde de ashabıyla sohbet etti. Kubâ'ya gelen ilk muhacirler, Amr bin Avf oğullarına ait bir hurma kurutma yerini mescid haline getirmişlerdi. Hz. Muhammed burayı genişleterek Kubâ Mescidini inşa etti. Mesci-i Kubâ'nın ilk hali kare şeklinde bir düzlüğü çevreleyen dört duvardan ibaretti. Hz. Muhammed, kıblenin Kâbe'ye çevrilmesinden (623 M.) sonra Mesci-i Kubâ'yı yeniden inşa etmiştir. Bu sırada ön duvar ve ona paralel dizilen yedi sütun üstüne bir tavan yapılmıştır. Mescidin güneyinde Külsum bint Hidm ile Sa'd bin Heysem'in evleri bulunmakta ve Sa'd'ın evinden mescide bir kapı açılmaktaydı. Müslümanlar Peygamber'in misafir kaldığı bu evleri de ziyaret ederlerdi. Sa'd bin Heysem'in evinde Peygamber'in namaz kılarak ashabıyla sohbet ettiği yer 1985'te gerçekleşen son imara kadar korunmuş, bu genişletmede Kubâ Mescidi'ne dahil edilmiştir.
- Önceki Konu