* Birbirine basınç yapacak kadar yaklaşmak.
* Basınçla iki şey arasında kalmak.
* Dar bir yere zorla sığmak veya sığdırılmak.
* Zor bir durumda kalmak.
* Sıkıntı ve darlık vermek, çarpıntıduymak.
* Abdesti gelmek.
* Basınçla iki şey arasında kalmak.
* Dar bir yere zorla sığmak veya sığdırılmak.
* Zor bir durumda kalmak.
* Sıkıntı ve darlık vermek, çarpıntıduymak.
* Abdesti gelmek.