Büyük Türkçe Sözlük
* Lokma, parça.
* Şu zamirinin tamlayan durumu.
* Herkes, el âlem.
* Kimliği belli olmayan, adı sanı bilinmeyen.
* küçümseme, azımsama belirtir.
* Sunmak işi veya biçimi.
* Büyüklere söylenilen söz, maruzat.
* Ön söz.
* Su okugillerden, batalık bölgelerde ve su kenarlarında yetişen, kök saplarıtaze iken kekre olan, kurutulunca yenilebilen küçük bir bitki...
* Bir çeneklilerden, örnek bitkisi suoku olan ve yetmişkadar türü bilinen bir bitki familyası.
* Su ve benzeri akışkanlara ilişkin derinliği ve ağırlığı, basıncı ölçmeye yarayan alet, hidrometre.
* Çikolata ile yapılan bir çeşit tatlı.
* Sup.
* Bir yay yardımıyla gergin tutulan ve yatağın düzlemine dik olarak yaptığı gidip gelme hareketiyle bir akışkanın geçişini ayarlamaya yarayan...
* Osmanlı İmparatorluğunda okul kitaplarının genel adı.
* Nitelik, nicelik ve derece bakımından üstün olan.
* Belli bir normun üstünde olan.
* Oktan indisi 100 ve 100'ün üzerinde olan, yüksek nitelikte benzin.
* Yüksek dirençli, çabuk sertleşen çimento.
* Doğal trikalsiyum fosfatın sülfürik asitle işlenmesinden elde edilen ve gübre olarak kullanılan ürün.
* Özel eğitim sistemi ile desteklenmişlise.
* Çok ünlü veya tanınmışsanatçı.
* Türlü tüketim mallarının, özellikle her türlü yiyecek maddelerinin ve mutfak gereçlerinin alıcılarca seçilip satın alınabildiği büyük satış...
* Süpermarket işleten kimse.