Bruno Julius Florian Taut (4 Mayıs 1880, Königsberg (şimdi Rusya'nın Kaliningrad kenti) - 24 Aralık 1938, İstanbul), Yahudi asıllı Alman mimar ve şehir plancısı. Türkiye'de Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nin (1937-39), Ankara Atatürk Lisesi'nin (1937-40), Atatürk'ün katafalkının (1938), Trabzon Fen Lisesi (1938) ve Cebeci Ortaokulu'nun (1938-39) planlarını çizen mimardır.
Tüccar Julius Taut'un ikinci oğlu olarak Doğu Prusya'da Königsberg'de büyüyen Bruno, 1897 yılına kadar lisede ve hemen sonra üç yıl süren Königsberg İnşaat Meslek Okulunda öğrenimini başarıyla tamamlar. 1902 yılında Hamburg ve Wiesbaden şehirlerinde değişik mimarların yanında çalışır ve bir yıl sonra ünlü bir Berlinli mimar Bruno Möhring'in yanında büroda genç biçem (art nouveau) olanağı elde eder ve yeni inşaat yöntemini oluşturan çelik ve taş ile temas kurar.
Taut, rengi çevresel, enerji tasarrufu yapan, estetik ve mekânsal bir etki olarak kullandı. Tasarım ve yaklaşımı, mimarinin sadece işlevsel rolden fazlasını içerdiği, yaşam kalitesini değiştirip zenginleştirebileceği inancına dayanıyordu. Taut'un Berlin apartmanlarında rengi yeniden keşfeden Winfred Brenne'nin sözleri: "Taut rengi daima mimariyi zenginleştirmek ve ona fazladan bir boyut katmak için kullandı. Rengin plastik etkiyi geliştirdiğini, kentsel mekâna, çevresel manzaraya yerleşmesine yardım eden özgül bir nitelik kazandırdığını biliyordu. insancıl ve sanatsal bir boyutun zenginleştirdiği uyumlu bir bina üretebilecek bir form yaratmaktan dolayı, mimaride işlev kavramını genişletmek üzere her şeyde rengi kullanmaya çabaladı."
1921 - 1924 yılları arasında Magdeburg'da şehir yapı kurulunda, 1924 - 1932 yılları arasında Berlin GEHAG firmasında mimarlık yapar. 1930 yılında Berlin-Charlottenburg Teknik Yüksekokulu ve Meskencilik Profesörlüğüne çağrılır, böylece Sanat Akademisi üyesi olur ve Bruno Taut Japon Uluslararası Mimarlar Birliği'nin şeref üyeliğini kabul eder. 1933 yılında Japonya'ya göç eder.
Diğerleri gibi zamanın ünlü Alman firmalarının (Krups, Siemens, Märklin gibi) Almanya'nın başına getirdiği Adolf Hitler'in nasyonal sosyalist (Nazi) rejiminden kaçan Bruno Taut, 1936'da mimar kentbilimci Martin Wagner'in önerisi, Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Öğretim Genel Müdürü Cevad Dursunoğlu’nun desteği ile Japonya'dan Türkiye'ye geldi. Aynı yıl İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi'nde yöneticilik, Ankara'da Milli Eğitim Bakanlığı'nda mimarlık bölümü başkanlığı görevine getirildi. Atatürk'ün naaşının konulduğu katafalkın çizimini hasta olmasına rağmen 36 saatte bitirmiştir ve zamanında verilen 1000 lirayı Türk devletinden istememiş, karşılığında tek bir teşekkür mektubu ve Türkiye'de gömülmeyi dilemiştir.
Atatürk'ün ölümünden 1,5 ay sonra vefat eden Taut'un Türkiye’de yaşama süresi sadece iki yıl olmasına karşın üstlendiği işler çok fazladır. Bunlardan biri yapıları ile mimarlık pratiğine; İkincisi 1938 yılında Türkçe olarak basılan ‘Mimari Bilgisi’ kitabı ile mimarlığın kuramsal alanına, üçüncüsü de mimarlık eğitiminedir. Türk kültürü ve Mimar Sinan'a muhabbet besleyen Taut, Türkiye'de yaptığı yapılarında Türk motifleri kullanmaya gayret gösterdi.
Yıllardır astım hastası olan Taut, 24 Aralık 1938 tarihinde İstanbul'da ölmüştür. Bruno Taut, şimdiye kadar İstanbul Edirnekapı Şehitliği'ne defnedilen ilk ve tek gayrimüslimdir. Kendisinden sonra kürsü başkanlığına yine bir Alman göçmeni olan Robert Vorhoelzer gelmiştir.
Tüccar Julius Taut'un ikinci oğlu olarak Doğu Prusya'da Königsberg'de büyüyen Bruno, 1897 yılına kadar lisede ve hemen sonra üç yıl süren Königsberg İnşaat Meslek Okulunda öğrenimini başarıyla tamamlar. 1902 yılında Hamburg ve Wiesbaden şehirlerinde değişik mimarların yanında çalışır ve bir yıl sonra ünlü bir Berlinli mimar Bruno Möhring'in yanında büroda genç biçem (art nouveau) olanağı elde eder ve yeni inşaat yöntemini oluşturan çelik ve taş ile temas kurar.
Taut, rengi çevresel, enerji tasarrufu yapan, estetik ve mekânsal bir etki olarak kullandı. Tasarım ve yaklaşımı, mimarinin sadece işlevsel rolden fazlasını içerdiği, yaşam kalitesini değiştirip zenginleştirebileceği inancına dayanıyordu. Taut'un Berlin apartmanlarında rengi yeniden keşfeden Winfred Brenne'nin sözleri: "Taut rengi daima mimariyi zenginleştirmek ve ona fazladan bir boyut katmak için kullandı. Rengin plastik etkiyi geliştirdiğini, kentsel mekâna, çevresel manzaraya yerleşmesine yardım eden özgül bir nitelik kazandırdığını biliyordu. insancıl ve sanatsal bir boyutun zenginleştirdiği uyumlu bir bina üretebilecek bir form yaratmaktan dolayı, mimaride işlev kavramını genişletmek üzere her şeyde rengi kullanmaya çabaladı."
1921 - 1924 yılları arasında Magdeburg'da şehir yapı kurulunda, 1924 - 1932 yılları arasında Berlin GEHAG firmasında mimarlık yapar. 1930 yılında Berlin-Charlottenburg Teknik Yüksekokulu ve Meskencilik Profesörlüğüne çağrılır, böylece Sanat Akademisi üyesi olur ve Bruno Taut Japon Uluslararası Mimarlar Birliği'nin şeref üyeliğini kabul eder. 1933 yılında Japonya'ya göç eder.
Diğerleri gibi zamanın ünlü Alman firmalarının (Krups, Siemens, Märklin gibi) Almanya'nın başına getirdiği Adolf Hitler'in nasyonal sosyalist (Nazi) rejiminden kaçan Bruno Taut, 1936'da mimar kentbilimci Martin Wagner'in önerisi, Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Öğretim Genel Müdürü Cevad Dursunoğlu’nun desteği ile Japonya'dan Türkiye'ye geldi. Aynı yıl İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi'nde yöneticilik, Ankara'da Milli Eğitim Bakanlığı'nda mimarlık bölümü başkanlığı görevine getirildi. Atatürk'ün naaşının konulduğu katafalkın çizimini hasta olmasına rağmen 36 saatte bitirmiştir ve zamanında verilen 1000 lirayı Türk devletinden istememiş, karşılığında tek bir teşekkür mektubu ve Türkiye'de gömülmeyi dilemiştir.
Atatürk'ün ölümünden 1,5 ay sonra vefat eden Taut'un Türkiye’de yaşama süresi sadece iki yıl olmasına karşın üstlendiği işler çok fazladır. Bunlardan biri yapıları ile mimarlık pratiğine; İkincisi 1938 yılında Türkçe olarak basılan ‘Mimari Bilgisi’ kitabı ile mimarlığın kuramsal alanına, üçüncüsü de mimarlık eğitiminedir. Türk kültürü ve Mimar Sinan'a muhabbet besleyen Taut, Türkiye'de yaptığı yapılarında Türk motifleri kullanmaya gayret gösterdi.
Yıllardır astım hastası olan Taut, 24 Aralık 1938 tarihinde İstanbul'da ölmüştür. Bruno Taut, şimdiye kadar İstanbul Edirnekapı Şehitliği'ne defnedilen ilk ve tek gayrimüslimdir. Kendisinden sonra kürsü başkanlığına yine bir Alman göçmeni olan Robert Vorhoelzer gelmiştir.
- Önceki Konu
- Sonraki Konu